Add new comment

Güzel Konuşurdu

Kendisinden önceki bütün peygamberler gibi Peygamber Efendimiz de peygamberlik görevini genellikle konuşmak suretiyle yerine getirmiştir. Onun "arabların en güzel konuşanı (efsahü'l-arab)" olduğunu kendi sözlerinden tespit etmekteyiz. 

Peygamber Efendimizin ümmi oluşu, konuşmalarının öncelikle irticali olmasını sağlamıştır. Yazılı olarak hiç bir konuşma yapmış değildir. Bu sebeple konuşmalarında müşavir, danışman ve sekreter müdahalesi söz konusu değildir. Efendimiz duruma ve ihtiyaca göre, genellikle kısa ve özlü, sade ve iddiasız konuşurdu. Onun bu özelliğine "cevâmiu'l-kelim"(özlü sözler söyleme) yeteneği denmektedir. 

Her zaman ve hemen her konuda gerektikçe ve gerektiğince konuşmuştur. Her defasında da sözlerini dikkatle ve muhataplarının anlayış seviyesine göre seçmiştir. Devr-i saadetlerinde şiir ve edebiyatın Araplar arasında oldukça gelişmiş olması gerçeği karşısında onun konuşmalarının güzelliği ayrıca önem arz etmektedir. 

Aişe radıyallahu anha annemiz anlatıyor: 

"Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem konuştuğu zaman, onun söz (kelime)lerini saymak isteyen kolaylıkla sayabilirdi (öylesine acelesiz, tane tane konuşurdu.)." 

"Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, sizin yaptığınız gibi kelimeleri birbirine eklemezdi, (ayıra ayıra söylerlerdi)." 

Enes b. Mâlik radıyallahu anh konuya ait gözlemini şöyle nakleder: 

"Nebi sallallahu aleyhi ve sellem bir söz söylediği zaman, iyice anlaşılmasını istediği kelime ve cümleyi üç kere tekrar ederdi." 

Aişe radıyallahu anhâ, "Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem'in konuşması, her dinleyenin kolaylıkla anlayabileceği şekilde açıktı" diye gözlemlerini duyurmaktadır. 

Abdullah b. Mes'ûd radıyallahu anh: 

"Nebi sallallahu aleyhi ve sellem va'z ve nasihat etmek için, bize usanç gelmesin diye halimize bakıp (ona göre) uygun zaman kollardı" haberini vermektedir. 

Hz. Peygamber, Kur'an-ı Kerim'in talimatı uyarınca "konuşmasında yapmacığa (tekellüf) kaçan biri değildi” Sallallahu aleyhi ve sellem, Abdullah b. Amr'ın haber verdiğine göre "İneğin geviş getirmesi gibi (konuşurken) dilini sağa sola döndürüp edebiyât yapmaya çalışanları Allah sevmez" buyururdu. 

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimizin güzel konuşmalarını tetkik konusu yapan doğulu ve batılı müellifler, onun mübârek sözlerinin hiç bir yönde eskimemiş, değerini yitirmemiş, dipdiri, taptaze olduğunda fikir birliği içindedirler. 

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in konuşması, lüzumsuz ve bâtıl unsurlardan uzaktı. Onun konuşması, ya Kur'ân-ı Kerîm'i açıklamak ya herhangi bir hükmü beyân etmek ya bir iyiliğe çağırmak veya bir kötülükten sakındırmak, ya da insanların dünya ve âhirette faydalanacakları bir hikmeti ortaya koymak hedefine yönelikti. Üstelik, fesâhat, icaz ve beyân gibi edebî san'atlar bakımından da Kur'an- ı Kerim'den sonra ikinci sırayı alan mükemmel bir dil ve ifadeye sahipti. 

"Ya hayr söylemek, ya da sükut etmek,” söz söyleme konusundaki önemli tavsiyesidir. 

 

 

Image CAPTCHA
Enter the characters shown in the image.