Bir Gizli İsimle Müsemma Olmak
Hakikat kapıları her insan için aralanır mutlaka. Açmak için gözlemek, aralandığını fark etmek gerekir. Gönül kulağıyla dinlemek gerekir sonsuzluk nağmelerini. İnsan hissetmeli, coşmalı ve yüreği kabarmalı; hayretten hayranlığa giden uzun, meşakkatli, ışıklı yolun talibi olmalı. Coşkun bir denizde fırtınaya tutulmuş bir gemiyle kendi maceraları arasında bağ kurmalı. Şikâyetten miskinlikten, öfkeden başka şeyler geçmeli aklından. Denize karışmak için damla olmanın olmazsa olmazlardan olduğunu idrak etmeli.
Uzaklardan geçen kuşları iç çekerek seyretmeli, onların kanatlarına takılıp gitmeli sıcak, sımsıcak diyarlara. Muhabbetsizlikten buz tutan yüreklerini ısıtmalı oradaki gülüşler. “Dünyada olmak biraz da başkaları için, başka yüreklerdeki hüznü neşeye dönüştürmek içindir.”sözünü anlamalı ve fiilleriyle anlamlandırmalı insan.
Gönül dilini keşfetmeli, gönülden konuşmalı ve gönül ehli olmalı. Hayatın bir yarış olmadığını, bir yol arkadaşlığı olduğunu keşfetmeli. Yola yatmanın, yoldan geçenlere çelme takmanın ve çamur atmanın insanlıktan nasipsizlik olduğunu hâl diliyle göstermeli.
Bereket tekrar gündemine gelmeli; zamanda, emekte, ekmekte ve sevgide bereket… Yüce bir gaye için çalışıldığında Allah’ın hem sebepleri hem sonuçları bereketli kıldığını fark etmeli. Hayatlarını, rüyalarını çok seçenekli cevaplardan arındırmış; bazı konularda tek cümlesi, tek kelimesi olan insanlardan meydana gelmeli cemiyet.
Sözleri dinleyen, “SÖZ”ü anlayan ve hakikatin tecelli mekânını tefekkür cilasıyla parlatan insanlarla el ele vermeli, omuz omuza durmalı. İnsan sesinin başka sesler arasında nerede durduğunu takip etmeli, hayatının hangi minval üzere akıp gittiğini ayırt etmeli. Yürek durmalı ve durulanmalı kirlerden. Çünkü acılar ancak durulanmış bir yürekle hissedilir. Yalnızlık istenir bir şey olmalı. Çünkü insan sadece yalnızken renklerin dilini öğrenir; mavi konuşkandır, yeşil umut dolu; beyaz ferahlatır ve suskundur mor. İnsan fark edince bunu, bulutlar aralanır, sis dağılır ve hayatın efsunlu rengi ortaya çıkar, belki de nasibimize birkaç damla şiir düşer.
Hayat aslında geçmişten gelip geleceğe uzanan ve ait olunan ama ayrı kalınan zaman dilimine özlem…
Yüreğinizi alın ellerinizin arasına ve nasiplenin yalnızlıktan. Hikmet, hakikat ve samimiyet hep yalnızlıktan devşirilir. Katıl şairle aynı koroya ve söyle:
Diyorum hepimizin bir gizli adı olsa gerek
Belki çocuk ve ihtiyar, belki kadın ve erkek
Hepimiz, her birimiz gizli bir isimle adaşız
Yoksa şimdiye kadar hesapların tutması lazımdı
Hayatımıza kendi adımızla başlardık
Bilmediğimiz bu isim, hesaptaki bu açık
Belki dilimi çözer, aşkımı başlatırım
Aşk yazılmamış olsa bile adımın üzerine
Adımı aşkın üzerine kendim yazarım. (İsmet Özel )