Genç Siyerciler

el-Emin

Şimdi biraz geçmişe gidelim… Yalanın ağızlardan düşürülmediği, kız çocuklarının daha anne, baba bile diyemeden diri diri toprağa gömüldüğü, güvensizliğin ve adaletsizliğin en üst seviyeye ulaştığı bir zaman dilimi…

Allah, Sabredenlerle Beraberdir

Kaybetmek hep zordur; acı verir insana! Bir daha ulaşamama korkusudur bizdeki! Ailemiz, akrabalarımız, arkadaşlarımız ve nice sevdiklerimize ölümü yakıştıramazken, O’na (sas) o kadar yakın olanların kaybetme acısını, onlar gibi yaşayamadık, yaşatamadık…

Sahiplenip Aldanma

‘’Dünyada bir garip veya yolcu ol.’’ (Hadis-i Şerif) Sahip olduğumuz her şey bir gün kaybedeceğimiz şeylerden sadece biri. Elimizde dediğimiz, bu benim dediğimiz her şey aslında bizim değil. Biz hiçbir şeyin gerçek sahibi değiliz. Sadece emanetçiyiz.

Çocuk Gibi…

Çocuk Gibi…. Horoz şekerimin yere düşmesiyle, Oturup ağlasam bir kaldırımın üstünde… Şarkı söylesem o, ilk öğrendiğim, Mini mini bir kuşu… Koşsam sokağımızda, Kedileri kovalasam delice. Hayatın; Hep oyun oynamaktan ibaret olduğunu bilmekle kalsam çocuk olsam…

Asırlar Öncesinden Gelen Işık

“O zamanlar geride kaldı artık” diye büyüdük. Büyüdük büyüdük ama bir türlü hakikatlere ulaşamadık nedense. Hayatta harcamayı öğrendik, çok harcamak için gece gündüz çalıştık“kalbimize zaman ayırmaya” zamanımız kalmamıştı.

Vefa Zamanı

Beyaz bir kâğıt parçasının üzerini siyahlar ile kaplasak da o yine özünde beyaz ve parlaktır. Evet, belki de siyahın altındaki beyazı görmek imkânsızdır.

Onlar Bilmiyorlar

Mekke halkı sessiz… Zulmün karşısında putlar kadar dilsiz. Şefkat ve merhametten yoksun kalpler kara. Gökyüzü en az Ebu Cehil kadar vefasız, tek bir damla indirmiyor. Toprak rahmet yağmurlarına muhtaç bekliyor.
RSS - Genç Siyerciler beslemesine abone olun.