İstiklal Marşı, milli marş olmanın ötesinde birçok açıdan ele alınması gereken önemli bir metin. Ülke ve millet olarak içinden geçilen zor zamanlara şahitlik etmiş; din, vatan, millet, devlet ve gelecek derdine sahip büyük bir şair ve mütefekkir olan Mehmed Akif’in ortaya koyduğu en kıymetli eserlerinden biri.
Ülkemizde her çocuk okula başladığı andan itibaren İstiklal Marşı’yla tanışır. Ancak bu tanışmanın mahiyeti tartışılır. Çocuklar için her şeyden önce ezberlenen, belirli vakitlerde okunan, saygı duyulması ve ciddiyetle yaklaşılması gereken bir şiirdir İstiklal Marşı. Ancak sıra bu şiirin anlaşılmasına geldiğinde durumun hiç de iç açıcı olmadığını söylemek gerekiyor. İlkokuldan hatta anaokulundan başlayan tanışıklık sıra bu metni anlamaya gelince bir yabancılığa dönüşüveriyor. İstiklal Marşı’nın anlamını, yazılma hikayesini önemseyen bir öğretmene denk gelenler bu konuda kendilerini kısmetli sayabilirler.
İstiklal Marşı’nın okullarda öğretimiyle ilgili farklı bakış açıları ve tartışmalar mevcut. Kimileri okullarda bir İstiklal Marşı dersinin ihdas edilmesi gerektiğini dile getirirken kimileri de farklı dersler içinde konuyla ilgili kazanımların yer alması gerektiğini savunuyor. Mevcut öğretim programlarında özellikle ilköğretim Türkçe dersinde İstiklal Marşıyla ilgili bazı kazanımlar yer alıyor. Ancak şiirin doğru anlaşılması ve bir eğitim metni olarak değerlendirilmesi bağlamında bu kazanımların yeterli olduğu söylenemez.
İstiklal Marşı’nı sadece Türkçe dersi içerisinde tahlili yapılacak bir şiir olarak değerlendirmek doğru olmaz. Onu çok yönlü bir eğitim metni olarak ele almak gerek. Bu açıdan baktığımızda dil eğitiminden kelime ve kavram öğretimine, etimolojiden edebiyata, duygu ve düşünce eğitiminden din eğitimine, tarih ve kültür öğretiminden değerler eğitimine kadar birçok farklı alanda istifade edilmesi gereken bir metin olarak karşımızda duruyor. İstiklal Marşı sadece Türkçe, Edebiyat ve Müzik öğretmenlerinin ilgi alanına terk edilen bir şiir olmaktan kurtarılmalı, her branştan öğretmen bir eğitim metni olarak onu gündemine almalıdır. Özellikle yukarıda zikri geçen alanlarda çalışan öğretmenler için bu bir zorunluluk olarak görülmelidir. Aslında sadece öğretmenler değil, anne babalar da çocuklarının eğitiminde İstiklal Marşı’ndan istifade etmelidir.
Başlıkla birlikte 258 kelimeden oluşuyor İstiklal Marşı. Mükerrerleri çıkardığımızda 160 civarında kelimeden oluşan küçük bir sözlük oluşturabiliriz. Sadece bu kelimeleri iki yüz yıllık geçmişleriyle birlikte ele almamız bile yukarıda bahsetmiş olduğumuz alanlarda önemli bir müktesebat oluşturmamızı sağlayacaktır. Bu kelimelerin etimolojisine girdiğimizde aynı kökten türemiş başka kelimelerle de tanışmış olacağız. Bu da bize ve muhatabımız olan çocuklara ve gençlere hem dil hem de düşünce zenginliği kazandıracaktır.
Edebi bir metin olarak şiirin tahliline başladığımızda kendimizi bambaşka bir duygu dünyasının içinde bulacağız. Lirik ve epik bir şiirdir İstiklal Marşı. Bu şiiri okuyup da duygusuna kapılmamak mümkün değildir. Bu milletin evladı olan her bir fert tam olarak anlamına vakıf olmasa bile şiirdeki duygunun tesiri altına girer. Duygu eğitimi açısından, bizi nelerin üzüp nelerin sevindireceğini, hangi durumlarda coşup hangi durumlarda mücadele edeceğimizi bize öğretir. Aruz vezniyle yazılmış olması eski şiirin rüzgarını bugüne taşımaktadır. Hem kullanılan kelimeler hem de aruz vezni tarihimizle ve kültürümüzle bağımızı kuvvetlendiren unsurlardır. Sadece edebi özelliklerinin ve içinde yer alan sanatların tespit edilerek şiirin tahlilinin yapılması dahi kişiye ciddi anlamda bir kültürel birikim kazandırır.
İstiklal Marşı milletimizin üzerinde ittifak ettiği bir mutabakat metni olması hasebiyle de oldukça önemlidir. Zira millet olarak var oluşumuzun temel ilkelerini ortaya koymaktadır. Bu milletin istiklali yani bağımsızlığı hak etmesi ancak Allah’a kulluğunu sürdürmesiyle mümkündür. İstiklal, hamuru tevhitle yoğrulan ve minarelerinden ezan sesi eksik olmayan, mabedini gavurun çizmesi altında ezdirmeyen bir milletin hakkıdır ancak. Milletimiz dinine ve değerlerine sahip çıktığı müddetçe Allah’ın vadine yakın olacaktır. Bu açıdan baktığımızda İstiklal Marşı bir din ve değer eğitimi metni olarak da okunmalıdır. Tevhid ve ahiret inancı; iman, cihat ve şehadet kavramları; namaz, ezan ve secde gibi ibadetler, mabet, mahremiyet, helal ve haram gibi kavramlar İstiklal Marşı üzerinden anlatılıp öğretilebilir. Yine cesaret, millet sevgisi, özgürlük, bağımsızlık, vatanseverlik, mücadele, azim, kararlılık, fedakârlık, sevgi ve saygı gibi değerler de İstiklal Marşı ile öğretilebilir.
İstiklal Marşı’nı bahsettiğimiz çerçevede ele alabilmek için ihtiyaç duyduğumuz şey bir ders programından ziyade onun dünyasına dahil olabilmektir. Eğitimciler ve ebeveynler olarak ancak inandığımız, yaşadığımız ve hissettiğimiz doğruları muhataplarımıza aktarabiliriz. Bunun için öncelikle bizim İstiklal Marşı’nı doğru anlayarak onun duygu ve düşünce dünyasına girmemiz gerekiyor. Bunu başardığımızda her derste veya her fırsatta bu metni bir eğitim aracına dönüştürebiliriz.