Utbe B. Rebîa

Küçük yaşta babasını kaybettiği için Harb b. Ümeyye’nin velâyeti altında büyüdü. Mekke’de görüşüne değer verilen, cömert, hatip ve şair kişilerden biridir.
Hz. Muhammed’in peygamberlik iddiasından vazgeçirilmesi için Ebû Tâlib ile görüşen Kureyş heyetinde yer aldı. Resûl-i Ekrem’e karşı çıksa da ona eziyet etmedi, yumuşaklıkla onu davasından vazgeçirmeye çalıştı. Davasından vazgeçirmek maksadıyla Hz. Muhammed’e bazı önerilerde bulunan Utbe, Resûlullah’ın okuduğu âyetlerden etkilenerek hiçbir şey yapamadan arkadaşlarının yanına döndü. Nitekim Utbe’nin gizlice Hz. Peygamber’in Kur’an okuyuşunu dinlediği nakledilmektedir. Resûl-i Ekrem, Tâif’ten ayrılırken saldırıya uğradığında Utbe ve kardeşi Şeybe’ye ait bahçeye sığınmıştı. Bu sırada orada bulunan Utbe ve kardeşi Hz. Peygamber’e köleleri Addâs’la üzüm gönderdi. Utbe b. Rebîa, Resûlullah’ın öldürülmesine karar verilen Dârünnedve toplantısına kardeşiyle birlikte katıldı. Resûl-i Ekrem’le olan akrabalığı ve muhacir müslümanlarla olan yakınlığı sebebiyle aralarında bir çatışma çıkmasını istemedi; gönülsüz katıldığı Bedir Savaşı hazırlıkları esnasında Ebû Süfyân Mekke’de bulunmadığı için görevini vekâleten üstlendi. Utbe, Hakîm b. Hizâm’ın savaşa katılmadan geri dönülmesi teklifini destekleyince Ebû Cehil tarafından korkaklıkla itham edildi.

Bedir Savaşı’nda Utbe, savaşa karşı olmakla birlikte Ebû Cehil’in onu ayıplaması üzerine oğlu Velîd ve kardeşi Şeybe ile mübârezeye çıktı. Ubeyde Utbe ile, Hamza Şeybe ile, Ali de Velîd ile çarpıştı. Hamza ve Ali rakiplerini öldürdüler; Ubeyde ile Utbe ise birbirlerini yaraladılar. Hamza ve Ali Ubeyde’ye yardıma giderek Utbe’yi öldürdüler. Yetmiş yaşında iken katledilen Utbe’nin cesedi Bedir’de öldürülen diğer müşriklerle birlikte kör bir kuyuya atıldı. Utbe’nin oğullarından Ebû Huzeyfe, Bedir Savaşı’nda müslümanların safında yer alırken kızı Ebû Süfyân’ın hanımı Hind Bedir’de öldürülen babası, kardeşi ve amcasının intikamını almak için Vahşî b. Harb ile anlaşıp Uhud Savaşı’nda Hamza’yı öldürttü.