Üç Aylar Gelince…
M. Nihat MALKOÇ
Maneviyat mevsimi, geldi mübarek aylar
Rahmet sağanağından mümine düşer paylar
Her biri nurdan halka: Recep, Şaban, Ramazan…
Gönüllerde basiret, ihlas, feraset, mizan…
Hizaya gelir kulun gözü, kulağı, dili…
Geceyi aydınlatır ruhumuzun kandili
Soluklanır müminler cennetin kokusunu
İman nuruyla bezer ruhunun dokusunu
Recep’te tohum eker, Şaban gelince sular
Ayların hasat vakti, Ramazan’ı muştular
Bu zaman diliminde saadete erilir
Nübüvvet bahçesinden iri güller derilir
İmtihan âleminde kul belâyla sınanır
Belâya isyan eden Hakk katında kınanır
Regaib, Miraç, Berat; Kadir af gecesidir
Kelime-i şehadet, kurtuluş hecesidir
Her bir kandil gecesi, karanlığa nur saçar
Yaradan, kullarına rahmet kapısı açar
Ruhumuzu doyurur maneviyat sofrası
Üç Ay’ı fırsat bilir mümin kulların hası
Muhasebe yapar kul, nefsiyle hesaplaşır
Selamet sahiline amellerini taşır
Kul duymazlıktan gelmez ilahî azarları
İdrake nüfuz eyler basiret nazarları
Ne kötü sığınaktır, nâr-ı cehim, azana…
Recep’le Şaban ay’ı müjdedir Ramazan’a
Tefekkür ikliminde ruhlar kıyama durur
Kalpler arınır kirden; silinir kibir, gurur…
Tövbe istiğfar ile cilalanır özümüz
Rahman’ın huzuruna akça çıkar yüzümüz…