Çöl Aslanı Ömer Muhtar

Libya’daki en büyük Arap kabilelerinden sayılan Menife’ye mensup olan Ömer Muhtar, 1862’de Berka’nın Defne bölgesindeki Butnân’da doğdu. Bölgede etkin olan Senusi Hareketi medreselerinde okudu ve başarılı bir öğrenci olmasından dolayı Mehdî es-Senûsî’nin dikkatini çekti. Ömer Muhtar 1895’te onunla birlikte Tâc köyüne gitti.

Eğitimini burada tamamladıktan sonra 1899’da Çad'da Fransızların sömürge ve misyonerlik çalışmalarına karşı silahlı mücadele verdi. Mehdî es-Senûsî’nin 1902’de ölmesinin ardından Ömer el-Muhtar, Ayn Galaka’da eğitim ve tebliğe devam etti ve 1903 yılında Kasûr Zâviyesi’ne döndü.

Mehdî es-Senûsî’nin yerine geçen yeğeni Ahmed Şerîf es-Senûsî’nin, 27 Eylül 1911’de İtalya’nın Osmanlı Devleti idaresindeki Trablusgarp’ı işgal etmesi üzerine yaptığı toplantıya katıldı. Sonrasında Cebelülahdar’a dönen Ömer Muhtar Ubeyd kabilesini cihada hazırlayarak 1000 kişilik bir birlik kurdu. Böylece İtalyanlara karşı silahlı mücadeleye girişen ilk birlikler arasında yer aldı. Yerli halkla birlikte dağlara çekilerek yaklaşık 20 yıl boyunca İtalyanlara baskın düzenlediler.

I. Dünya Savaşı başlayınca Teşkilat-ı Mahsusa aracılığıyla Enver Paşa’nın kardeşi Nûri Paşa ile görüşmek amacıyla Butnân’a gitti. Bu sırada Ahmed Şerîf es-Senûsî İstanbul’a götürülmüş ve onun yerine (1917) Osmanlı Devleti İdrîs es-Senûsî’yi atamıştı. Ömer Muhtar İdrîs es-Senûsî tarafından direniş hareketinin kumandanlığına getirildi.

Ömer Muhtar Enver Paşa ve diğer Türk subaylarından aldığı bilgiler ışığında emrindeki gönüllüleri 100-300 kişilik birliklere ayırdı. Yine kabileleri üç farklı bölgede teşkilatlandırarak başlarına kaymakam ve kadılar atadı. Bu birlikler içinde Trablusgarp Savaşı’nda Enver Paşa tarafından askerî eğitim amacıyla İstanbul’a gönderilmiş eğitimli subaylar da vardı.

27 Şubat 1923’te Ömer el-Muhtar son durumu görüşmek üzere bir yıl önce tedavi amacıyla Mısır’a giden İdrîs es-Senûsî ile görüşmeye gitti. İdrîs es-Senûsî’nin, Mısır’da güven içinde hayatını sürdürmesi karşılığında İtalyanlarla anlaştığını öğrendi. Ömer Muhtar’dan da Mısır’da kalması istendi. Kendisine de maaş bağlanacağı ve bir köşk tahsis edileceği söylendi. Bu teklifleri reddederek Libya’ya döndü. Berka, Trablus ve Fizan’daki direnişleri tek bir idare altında toplamaya çalıştı.

Mısır’dan eli boş dönmek zorunda kalan Ömer Muhtar,1924 yılında İstanbul’da bulunan Ahmed Şerîf es-Senûsî’ye bir mektup göndererek gelişmelerden bahsetti. Mektubunda Trablusgarp halkının başsız kaldığını, düzensiz birliklerle cihada devam edeceklerini söyleyerek para, silah ve erzak yardımı talebinde bulundu.

Libya’nın tamamını ele geçirmek isteyen Mussolini, 1925’te Emilio de Bono’yu Trablusgarp sömürge valiliğine tayin etti. 9 Şubat 1929’da Ahmed Şerîf es-Senûsî’nin kardeşi Seyyid Safiyyüddin’in yönetimindeki Cağbûb’u İdrîs es-Senûsî’nin talimatları doğrultusunda İtalyanlara bırakması Müslümanları büyük bir destekten mahrum bırakacaktı.

Ömer Muhtar kumandasında işgal güçlerine karşı vurkaç taktiği uygulayan mücahidler, bu tarihten sonra ani saldırılarını yoğunlaştırdılar. Rahîbe ve Akīretü’l-Matmûra’daki baskınlarda İtalyanlara büyük kayıplar verdirildi. Yine 22 Nisan 1927’de Derne’deki çatışmada İtalyan ordusunun yedinci taburu neredeyse yok edildi.

Bunun üzerine İtalyan sömürge valisi işgal altındaki bölgede yer alan Senûsî zaviyelerini ve camileri kapattırdı. Şeyhler de tutuklandı. İtalyanlar gidişatı değiştirmek için ayrıca direnişin merkezi haline gelen Berka bölgesini tamamen ele geçirmeye karar verdiler.

Mussolini tarafından 1923-1929 yılları arasında Berka’ya birçok başarılı isim vali olarak atanmış ancak hepsi de Ömer Muhtar liderliğindeki direniş karşısında başarısız olmuştu. Bunun üzerine Mussolini 1929’da Trablusgarp ile Bingazi’yi birleştirerek sömürge genel valiliğine Pietro Badoglio’yu getirdi. Yeni valinin ilk girişimi Ömer Muhtar ile görüşerek onu direnişten vazgeçirmek girişimi olacaktı. Kendisine para, mal ve mevki teklif edilen Ömer Muhtar bunların hepsini geri çevirdi.

10 Ocak 1930’da sömürge valiliğine acımasızlığıyla şöhret bulmuş Rodolfo Graziani getirildi. Yeni vali ilk iş olarak mücahidlere dışardan gelen yardımları kesmek amacıyla bölgenin Fizan, Kufra ve Mısır ile bağlarını kopardı. Bu amaçla Graziani, Sellûm’dan Cağbûb’a kadar uzanan yaklaşık 270 kilometrelik bir mesafeyi 2 metre yüksekliğinde ve 3 metre genişliğindeki dikenli tellerle kapattırdı. Ayrıca yerli ahaliyi Akīle, Makrûn, Sulûk ve Berîka’daki toplama kamplarına yerleştirdi. Böylece dağlarda yaşayan mücahidlerin hem dünya ile hem de halkla irtibatı kesildi.

23 Eylül 1930’da taraflar arasında gerçekleşen Kerisse çarpışmasında Ömer el-Muhtar’ın yakın adamlarından Fudayl b. Ömer ile birlikte kırk adamı şehid oldu. Ayrıca Trablusgarp direnişinin önemli bölgelerinden olan Kufra’nın merkezi Tâc köyü İtalyanlar’ın eline geçti (18 Ocak 1931).

Libya’daki verimli arazilerin tamamını işgal edildi ve buralara İtalya’dan gelen göçmenler yerleştirildi. Toplama kamplarında tutulan halk ya açlıktan ölüyor ya da direniş güçleriyle irtibatları sebebiyle idam ediliyorlardı. Kaynakların verdiği bilgilere göre sadece Berîka kampında 1930-1932 tarihlerinde ölenlerin sayısı 30.000’i aşmıştı.

Bu sırada yaşı hayli ilerlemiş olan Ömer Muhtar, kendisine Mısır’a gidip yerleşmesi yönündeki tavsiyeleri kabul etmediği gibi mücadeleye devam edeceğini duyurdu. Bu gayretinden dolayı “Çöl Aslanı” olarak anılmaya başlandı.

Sahabeden Seyyid Râfi‘nin kabrini ziyaret ettikleri sırada Ömer Muhtar ve adamları İtalyan kuvvetleri tarafından esir alındılar (11 Eylül 1931). 15 Eylül 1931’de çıkarıldığı mahkemede idama mahkûm edilen Ömer Muhtar, 16 Eylül’de Sulûk kampındaki 20.000 esirin gözü önünde idam edildi.

Muhtar'ın mücadele ettiği İtalyan Komutan Graziani de Ömer Muhtar ile tanışmasının ardından şunları söylemişti: "Orta boylarda, iri yapılı, saçı, sakalı ve bıyıkları beyaz, Ömer, atik ve canlı bir zekaya sahipti, dini konularda bilgili, enerji dolu ve çetin bir karaktere sahipti. Özverili ve tavizsizdi. Senusi Hareketi'nin en önde gelen liderleri arasında yer almasına rağmen mütedeyyin ve fakir kalmıştı."

İşgalci İtalyan güçlerine karşı ülkesini yıllarca kahramanca savunan ve emperyalizme karşı tarihin gördüğü en şanlı mücadelelerden birini veren Çöl Aslanı Ömer Muhtar’ı şehadetinin 88. yılında rahmet ve dua ile anıyoruz.

Kaynak: Dünya Bizim

Yeni yorum ekle

Image CAPTCHA
Enter the characters shown in the image.