Güneşin Altındaki Deve
Güneşin Altındaki Deve Griffin Ondaatje, Bulutsu Yayınları
2021 yılında çocuk yayın dünyasına merhaba diyen Bulutsu Yayınları’nın ilk kitap çalışması Griffin Ondaatje’nin kaleminden “Güneşin Altındaki Deve”dir. İlüstrasyonlarını Linda Wolfsgruber’in yaptığı eser, sahibi tarafından hırpalanan bir deveye Peygamber Efendimiz’in (sav) merhametini konu alır. Griffin Ondaatje, Kanadalı bir belgesel ve çocuk kitabı yazarıdır. Hikâyeyi ilk kez 1994 yılında, Sri Lanka’da, Kolombolu bir Müslümandan dinlediğini ifade eden yazar, o dönemde Budist, Hindu ve İslami metinler üzerinde araştırmalar yapmaktadır. Yıllar sonra bu hikâyeyi kaleme almaya karar verir. Özellikle Efendimiz’in (as) acı çeken deveyi teselli edip sonra sahibini uyarmasını çok etkileyici bulur. Devenin sahibinin hayatında bir dönüm noktası oluşturan ve davranış değişikliği sağlayan temel yaklaşımı düşünür ve bunun bir peygamberin şefkat ekseninde hareket etmesinden kaynaklandığını görür. Deve hakkında, “Belki de sadece bizim bir parçamızdır,” diyerek okurun zihninde hikâyenin farklı boyutta canlanmasını sağlar ve aslında okuru devenin maruz kaldığı ihmalkârlıkla hemhâl olmaya davet eder. Tıpkı merhametsizliğini rüyasında devesinin gözleriyle görmeye başlayan Halim gibi!
Linda Wolfsgruber’in yüksek bir estetik zevkle inşa ettiği illüstrasyonlar âdeta hikâyeyi seyir haline getirmektedir. İllüstrasyon alanında birçok ödül alan Linda Wolfsgruber, “Güneşin Altındaki Deve” ile 2015 yılında Avusturya Çocuk ve Gençlik Kitapları Ödülü koleksiyonuna dahil edildi.
Müslüman olmayan bir yazarın ve illüstratörün gözünden Hz. Muhammed’in (sav) merhamet ve şefkatini okuma tecrübesinde görülecektir ki merhamet insanoğlunun müşterek değeridir. Zira hikâyenin hem yazı hem görsel açıdan yorumu İslamî metinlerle aynı derinliktedir. Hadis kaynaklarından öğrendiğimiz ve bildiğimiz hikâyeyi, bir de yabancı kültürden gelenlerin kaleminden okumaya ne dersiniz!
Hikâye eşliğinde çocuklarla yapılabilecek etkinlik önerileri:
1) Hafıza Oyunu: “Ben devemi yüklüyorum.”
Çocuklara “bir çöl yolculuğu için bavul hazırlayalım” denir. Ardından herkesin sırayla bavula bir şey koyması istenir. İlk kişi ne koyduğunu söyler. Sıra ikinciye geçer. İkinci kişi önce birincinin ne koyduğunu sonra kendisinin ne koyduğunu söyler. Üçüncü kişi, sırayla birinci ve ikincinin neler koyduğunu söyler ardından kendisininkini ilave eder. Bu şekilde oyun devam eder. Oyuncu sayısı arttıkça ve ilerledikçe oyun zorlaşacaktır. Önemli olan sırayı karıştırmamaktır. Şimdi bir örnekle pekiştirelim. Mesela ilk kişi: “Bavuluma baharat koyuyorum,” der. İkinci kişi: “Ben baharat ve hurma koyuyorum,” der. Üçüncü kişi: “Bavuluma baharat, hurma ve ipek koyuyorum,” der. Bu şekilde sırayla farklı yükler de eklenerek devam eder. Bavula konulan eşyaları unutan kişi elenir. Oyun, sınıfın enerjisine ve yaş ortalamasına göre tekrarlanabilir.
2) Hareket Oyunu: “Karavanla gidiyoruz.”
Çocukların eline bir çarşaf veya battaniye vererek birlikte çölde yürüdüklerini hayal etmeleri istenir. Daha küçük çocuklar için battaniye yerine küçük ebatta bir örtü tercih edilebilir. Sınıfın içerisinde dağınık bir şekilde hareket edilir. Öğretici hem komut verir hem de uygular. Örneğin:
- Eyvah! Bir kum fırtınası geliyor, hadi herkes yere yatıp battaniyesine sarılsın.
- Gelen bir akrebi kovalıyoruz! Battaniyeyi çılgınca sallayalım.
- Güneş çok yakıcı! Örtüleri yüzümüze iyice çekelim.
- Şimdi mola zamanı! Hepimiz battaniyemizin üzerine oturalım.
- Üstümüzden, gökyüzünde geçen uçağa battaniyelerimizle dostça el sallayalım.
- Uyumaya gidiyoruz! Hepimiz battaniyemize sarılalım.
3) Okuma Durumu: “Çölde birlikte okuyoruz.”
Yapılan etkinliklerle enerjilerini boşaltan çocuklar artık hikâyeyi dinlemeye hazır olmuşlardır. Hikâyeye uygun bir atmosfer oluşturmak için çocukların ellerindeki battaniye ve örtülerle çöl çadırı yapılabilir. Dışarıya çıkıp battaniye ve örtüler bir araya getirilerek bir deve hörgücü oluşturulabilir. Anlatıcı bu hörgüç şeklindeki yükseltinin üzerine çıkarak kitabı okumaya başlayabilir.
4) Okuma Bittikten Sonra:
Çocuklara deve boyama verilir. Boyama yapılırken merhamet ve şefkatten bahsedilir. Ardından devenin yaşadığı zorluk ve hüzün sorulur. Çocuklara devenin sahibi olan Halim’in duyarsızlığı ve rüyası hakkında yorum yaptırılır. Hz. Muhammed’in (sav) yaklaşımını Allah (cc) sevgisiyle bağlantı kurarak yorumladıktan sonra çocuklara günümüzde hayvanlara yaklaşımın nasıl olduğu ve nasıl olması gerektiği sorulur.
Berra Kepekci