Adıyaman’da “yaman” bir sergi

Adıyaman, tarihine ilk kez tombak sergisine ev sahipliği yapıyor. Bir adım öte Anadolu coğrafyasında ilk defa tombak sergisi düzenleniyor. Bir devlet üniversitesi ilk defa miğfer, kubur, leğen, ibrik, kapaklı sahan, lokumluk, pilavlık, sakızlık, şamdan, buhurdan ve vazo gibi eserlere imza atan usta bir kalemkârı ve kalfasını sanat galerisinde misafir ediyor. Bu keyfiyet, öz sanatlarımız için oldukça iç açıcı bir gelişme.

Kalemkâr İsmail Bülbül, kalfası, Adıyaman Üniversitesi Arş. Gör. Ebubekir İnan ile birlikte Adıyaman Üniversitesi Sanat Galerisi’nde 4 Ocak pazartesi günü 53 eserden müteşekkil “Bakır İşleme, Hüsn-ü Hat ve Tombak” sergisi açtı.

Serginin açılışına Adıyaman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Talha Gönüllü, Adıyaman İl Milli Eğitim Müdürü Seyfi Özkan, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Seyit Temir, Prof. Dr. Hasan Solmaz, Prof. Dr. Ali Aydın, Eğitimci Yazar Ebubekir Aytekin, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Kadir Karkın, Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. İbrahim Halil Tuğluk ve sanatseverlerle birlikte üniversitenin akademik ve idari personeli ve öğrenciler iştirak etti.

Usta ve kalfası el ele vererek kalemkârlık sanatı adına, bakır kakma sanat ve zanaatı adına hamle çapında eserler ortaya koymuşlar. Sergi, hâl lisanıyla modern zamanlarda adı neredeyse hiç anılmaz, hatırlanmaz, belki de bilinmez olan kalemkârlık sanatının geleceği için ümitvar olmamız gerektiğini söylüyor.

8 Ocak tarihine kadar Adıyaman’da gönlünde estetik güzelliklere açık kapılar bulunanları bekleyen sergiyle ilgili olarak Kalemkâr İsmail Bülbül ve bakır kakma sanatı kalfası, Yard. Doç. Dr. Ebubekir İnan ile hasbıhal ettik.

İbrahim Ethem Gören: Sergi fikri nasıl ortaya çıktı? 

Kalemkâr İsmail Bülbül: Aslında 2015 yılı için bir sergi düzenleme kararımız vardı, fakat nasip olmadı. Ben yine de “Ya nasip” diyerek eserleri canla başla yapmaya devam ettim. Bu arada bakır kakma işiyle uğraşan Adıyaman Üniversitesi Matematik Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Ebubekir İnan için de Adıyaman’da bir sergi düşünüyorduk. Bir sohbetimiz sırasında sağ olsun “Bakır kakma sisteminde çalıştığı Hüsn-i Hat levha işlemeleri ile açacağı sergide Ustam olarak sizin de yanımda olmanızı istiyorum” demesi ile misafir olarak katılacağım sergi ortak sergiye dönüştü. Az önce de dediğim gibi “Ya nasip” deyince kalbimiz, Mevlam da eserlerin nasibini Adıyaman’a yazdı.

Sergiye ne kadar zamanda hazırlandınız?

Yaklaşık 2 yıldır çalışıp satmaya kıyamadığım eserler üzerine kişisel sergi planlıyordum. Bu 2 yılın sonunda ortaya çıkan eserler, ‘kişisel sergi’den ‘karma sergi’ye dönüştü. Ayrıca ilk sergiyi  İstanbul’da düşünürken Adıyaman’a kısmet oldu. Bu durum beni daha da sevindirdi. Adıyaman Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Mustafa Talha Gönüllü Hocamızın Desteği ile bu sergiye “Bismillah” deyip 2 yıllık çalışmayı kadim şehrin sanatseverlerinin irfanına arz ettik.

TOMBAK SANATI “TOMBAK OLMAYAN” ÜRÜNLERLE ANILIR OLDU

Neden?

Tombak sanatı; İstanbul’da yapılan ama işin icra eden tarafı ile değil, daha çok adına tombak denen ama tombak olmayan “ürün”lerle anılır hale gelen bir sanat. El işi olmayan, pres baskı, lazer kesim, sarı kaplama işlerle açılmış bir ortam var. Fakat Anadolu’da bu sanatlardan insanlarımız mahrum ve habersiz. Haberdar olan da ulaşamıyor. Hattat Mahmut Şahin hocamızdaki güzel gayret ve aşk bize bu konuda ve bir çok konuda feyz vermiş, örnek olmuş, aşk olmuştur. Bu sebeple orada açılması benim için ayrı bir heyecan ayrı bir umut kaynağı.

Kaç eserle katılıyorsunuz?

Aslında kişisel sergimi 20 yıllık sanat hayatıma binaen 20 eserle açmayı hedeflemiştim. Fakat sergi daha önce bu sanatlardan uzak olan güzel şehrimiz Adıyaman’da olunca, önceden çalıştığım bazı eserleri de sergiye dahil ettim. Bu sergiye yirminin üzerinde eserle katılacağım.

İBRİKLER, LEĞENLER VE ŞAMDANLAR

Sergide neler var?

Bu sergide 2 yıldır çalıştığım, Osmanlı saray işçiliği üzerine, tombak (altın) mikron gümüş  kaplama ve oksit (eskitme) kapaklı sahanlar, buhurdanlar, leğen ibrikler, semazenler, sakızlıklar, lokumluklar, kaftanlar, şamdanlar ve vazolar yer alacak.

Adıyaman'da gerçekleştirilecek alanındaki ilk sergi için öz sanatlarımıza ilgi duyan sanatseverlere nasıl bir mesaj iletmek istersiniz?

Sadece Adıyaman’a olmayacak mesajımız. Mesajımız bütün dünyaya. Şöyle ki; bizi diğer insanlardan ayırt eden yaratılışta bize verilmiş hüner ve bir görev vardır. Bizler İSLAM sancağı altında, “Ol” diyerek bütün güzelliği Yaratan El- Halık'ın yarattığı güzellikleri meydana çıkartmak için sebep olarak yaratılan insanlarız. Bütün İslam ahlakına uygun sanatkârlar birlik olup Allah’ı (cc) anlatmaya gayret etmeli; her ayrı sanatın icrasına layık görülmüş kişi sadece kendisini düşünmemelidir. Çünkü sanatkâr, sadece kendi nefsi için çalıştığı her adımda hesap verecektir. Aldığı her nefesin hesabı şaşmaz bir terazide tartılacak kimseye haksızlık edilmeyecektir.  

Zaman birlik zamanıdır. Dünya hayatının nimetlerine dalmadan sadece rıza-i ilahi için çalışma zamanıdır. Ecdadımız, nesiller boyunca usta çırak marifetiyle öz sanatlarımızı elden ele, gönülden gönle aktararak en güzel bir şekilde günümüze gelmesini temin etmişler. Bizler de onların yolundan devam etmek zorundayız.

Derdimiz o ki İslam’ı bugün olmadığı gibi gösteren teröre ve Avrupa’ya karşı Hz. Muhammed’in (S.A.V.) bizlere Allah’tan (C.C.) alıp öğrettiği gerçek dini, yine Rabbimizin yarattığı sanatlarla gerçek anlamını yazıyla (hat), desenle (tezhip), renklerle (ebru), resimler (minyatür), toprakla (çini), taşla (mimari), ağaçla (naht ahşap oyma), bakırla (tombak) anlatıp insanlara İslam’ın gerçek yüzünü somut madenlerle gösterebilmektir.

tombak

ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ İSLAM SANATLARI TOPLULUĞU ÖZ SANATLARIMIZA HİZMET İÇİN KURULDU

İbrahim Ethem Gören: Ebubekir Bey, sergiye geçmezden önce şehrinizden başlayalım! Adıyaman’daki geleneksel sanatlara dair ne tür çalışmalar yapılıyor?

Ebubekir İnan: Adıyaman şehri, konumu itibariyle uzun yıllar birçok konuda izole olmuş bir şehir. Tarihte birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, bilinen en eski yerleşim yerlerinden biri. Geleneksel sanatlar, Anadolu’nun hemen her şehrinde olduğu gibi Adıyaman’da da büyük öneme sahip. Daha çok şehrimizde halı, kilim gibi dokumacılık üzerine geleneksel el sanatları yaşatılmaktadır. Son dönemlerde geleneksel sanatlara dair Halk Eğitim Merkezi ve Gençlik Merkezi’nde çeşitli kurslar açılmaktadır. Bu kurslara özellikle gençler yoğun ilgi gösteriyor. Bu da hepimiz için olumlu bir gelişme.

Bu bağlamda Adıyaman Üniversitesi’nde neler yapılıyor?

Rektörümüz Prof. Dr. Talha Gönüllü geleneksel sanatların her yönüyle yaşatılması adına bizlere destek oluyor. Biz de imkânlar ölçüsünde elimizden geldiğince bu sanatların öğrencilerimiz ve Adıyamanlılar tarafından bilinmesi için bazı faaliyetler düzenliyoruz.

Üniversiteniz nezdinde İslam Sanatları Topluluğu var. Topluluk çalışmalarında neleri hedefliyor?

İslam Sanatları Topluluğu, İslâm medeniyetlerinde icra edilen hat, tezhip, minyatür, bakırcılık, ebru, kaat’ı, cilt, çini, kündekari, edirnekari, kakma, kalemişi ve naht gibi sanat/zanaat dallarına olan ilgiyi arttırmak amacıyla kurduğumuz bir topluluk. Ecdadımızın bu sanatlarda ne derece mahir olduğunun bilinmesini ve yeni nesillerce yaşatılmasını hedefliyoruz. Bu sanatları hakkıyla icra eden sanatçılarımızı Üniversitemizde ağırlayarak onların gençlerle buluşmasına vesile oluyoruz.

Sergi fikri nasıl ortaya çıktı? Adıyaman şimdiye kadar bu türden bir sergiye ev sahipliği yaptı mı?

Sergi fikri yaklaşık iki yıldır aklımdaydı. Planlamalar yaparken bir sohbet sırasında Ustam İsmail Bülbül’e “Sergiyi birlikte açsak nasıl olur?” diye sordum. O da gönül insanı, sağ olsun, olumlu baktı. İlk sergisini İstanbul’da planlarken nasip Adıyaman’a oldu. Tombak sergisi değil Adıyaman’da, bildiğim kadarıyla Türkiye’de ilk kez gerçekleşiyor. Dolayısıyla birçok anlamda ilki yaşıyoruz. Bakır işleme, Hüsn-i Hat çalışmaları da şehrimizde ilk defa sergilenecek. Elbette diğer alanlarda bazı sergiler gerçekleşmiş. Ancak bu tarzda gerçekleşen ilk sergi.

Bakır kakma tekniği ile Hüsn-i Hat işleme eserlerle sergiye katılıyorsunuz. Kaç eseriniz var?

Sergiye 33 eserle katılıyorum.

sergi

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 ÇOK OLUMLU GERİ DÖNÜŞLER OLDU

Sanatseverlerin serginize ilgisi nasıl oldu?

Sanatseverler her yerde her zaman bu tür faaliyetlere sahip çıkarlar. Sağ olsunlar Adıyaman’da da çok olumlu geri dönüşler oldu.

Mevcut ilginin artırılması için neler yapılabilir?

Bu tür faaliyetlerin daha sık yapılması gerekir. Elbette bu idarecilerin desteğiyle mümkün olabilir. Sanata gönül verenlerin birlik olması, birbirlerine destek olmasıyla daha güzel işler yapılabilir. Özellikle gençlerimizin bu sanatlara meraklarını artıracak, onları teşvik edecek organizasyonlar düzenlenmeli. Ustam Kalemkâr İsmail Bülbül’e gerçekten büyük fedakârlıklar yaparak bu güzel amaçlara hizmet etmek için geldiği için minnettarım.

Son olarak öz sanatlarımıza gönül verenlere nasıl bir mesaj iletmek istersiniz?

Sanat ve sanatçılar medeniyete ayna tutarlar. Öz sanatlarımıza ne kadar çok sahip çıkarsak ecdadımızı o kadar iyi anlarız. Sanata gönül vermek fedakârlık yapmak demektir. Ne olursa olsun öğrenmeye, tanımaya, denemeye devam etmeli. Günümüzde bu sanatları hakkıyla icra edenlerden sabırla bir şeyler öğrenmeye çalışmalı. Eğer bizler öz sanatlarımıza sahip çıkmazsak sanatlarımızla birlikte yaşantılarımız da kaybolacaktır.

İlginiz için teşekkür ederim.

Kaynak: Dünya Bülteni

Yeni yorum ekle

Image CAPTCHA
Enter the characters shown in the image.