Mekkelilerin heyecanlı bekleyişleri ve meraklı bakışlarının sonunda Harem-i Şerif’e ilk giren Muhammed aleyhisselam oldu. Onun gelişi tüm Kureyşlileri son derece memnun etti.
Yarın yok olmadan, yeniden var olmanın yaşanacağı o güne dek saklanacak, korunacak bir hazine olmanın ruha giydirilen bedenin ya da bedenden sıyrılan ruhun akıl almaz, izah edilemez, ancak yaratanının iradesine sığan tasavvursuz kerameti, rahmeti…
Mananın ve maddenin zirvesi Tûr-i Sînâ…/
Yüreğim sende hazır, elim sana mahkûm./
Ne sensiz varım ben ne de senle tam…/
Yüreğimin güvenli beldesi, zamanın kerameti ve Rabbimin sonsuz rahmeti…
Sana gelen “Ağır Söz”e, Kur’an’a, kulak ver. /
Taşıması gerçekten güç olan “Söz”ün ağırlığı malûm…/
Yükünü hafifletmek için yüreğini kuvvetlendir. İmanını, bakışını muhkem kıl. Yüreğine bak ve yüreklendir kendini. Uykuna söz geçir ki uyanıklığın da Sen’in emrine girsin.