Edebiyat

Bir Fincan Kahve Olsam

Bir fincan kahve olsam şöyle taze çekilmiş, köpüklü, orta şekerli… Kırk yıl hatrım olsun istemezdim. Ben bir fincan kahve olsam; yirmi yıldır kızını tanımayan alzheimer hastası annenin, “Kızım” diye seslendiği o gün karşılıklı içilen anne-kız kahvesi olmak isterdim.

Hz. Ebû Bekir - İbrahim Sarıçam*

Bu kitap; İbrahim Sarıçam hocanın Diyanet Vakfı Yayınları tarafından ilk baskısı 1996’da yayımlanmış kitaplarından sadece biri. 132 sayfadan oluşan bu kitapta Hz. Ebû Bekir’in hayatı baştan sona hemen hemen tüm ayrıntılarıyla anlatılmış. Yararlandığı kaynaklar arasında Belâzurî, İbn Sa’d, İbn Kuteybe, İbn Esîr, İbn Teymiyye gibi alimler olmakla beraber; Mustafa Asım Köksal, Sabri Hizmetli, Mustafa Fayda gibi çağdaş müellifler de var.

İslamî Tebliğin Mekke Dönemi ve İşkence*

İhsan Hoca döneme de söz söylemek adına bu kitabı kaleme almış gibi. Zira içindeki örnekler bunu gösteriyor. Efendimize ve Müslümanlara yapılan işkenceyi o dönemde anlatırken kitabın yazıldığı tarihe de göndermelerde bulunuyor.

Ses Veren Adam: NURİ PAKDİL

Nuri Pakdil bizim için sadece önemli bir düşünür, büyük bir yazar, kıymetli bir insan değil; modern zaman çıkmazlarında “Ne yapalım, nasıl olalım?” çaresizliğini yaşadığımız durumlarda kendisinden cevap alıp tavır geliştirdiğimiz bir isim oldu. “Bir çentik at tarihe haydi uzat / Ellerini varır bulur ellerim” diyerek sesimize ses veren adamdı o. Öyle de kalacak.

Sözsüz Dilekçem

Ebû Cehil’in kapılardan kovuşu değil, müminin görmezden gelişi… Ebû Cehil’in yok sayışı değil inananların yok sanışı…/ Varlığın gösteriş kuyularına düşüp de karanlıklarda insanlığımızı kaybettiğimiz dindarlığımızın sınanışı… İnanmış görünüp de ikiyüzlülüğümüzün yüzümüze vurulmayışı…

Ölümlerden Ölüm Beğenmek

Azrail’i ne şekilde karşılayacağımızı, yaşadığımız hayat belirliyor. Ölümlerden ölüm beğenmek elimizde.

Okumanın Mahiyeti ve Anlamı Üzerine

Okunması istenen kâinat kitabıdır, insandır, tarihtir, toplumdur. Ve bunların hepsi Allah’ın sonsuz ilmiyle ve kudret eliyle yazdığı kitaplardır. Bu ayetlerde vurgulanan lafzen bir okuma yani kıraat/tilavet değil, düşünme, tefekkür etme, irtibat kurma, her şeyi Allah ile bağlantılı haliyle görmedir. İşte asıl okuma da budur.

Cennet Sürgünleri

Bugün “takva” kavramıyla anlatılmaya çalışılan hiçbir ameli olmayan Sümeyye, imanındaki samimiyet ve gösterdiği sabırla cennet hanımefendisi oluyordu. Sabır direnmek demekti Efendimiz ve onun yol arkadaşlarının lügatında.

Su Kasidesi

Saçma ey göz eşkden gönlümdeki odlara su

Kim bu denlü dutuşan odlara kılmaz çâre su

RSS - Edebiyat beslemesine abone olun.